• Juliette Rooms & Kitchen

 

Moda sahilde bir hostelin giriş katında yer alan bu küçük kafe Kadıköy’ün gürültüsünden kaçıp sığınabileceğiniz huzur dolu bir yer. Açık ve kapalı oturma alanlarıyla her mevsim tercih edilebileceğiniz bu işletmenin özellikle iç mekan tasarımı pek bir romantik, görülmeye değer. Sadece bir kahve içmeye uğrayabileceğiniz gibi kahvaltı ya da yemek yemek için de rahatlıkla tercih edebileceğiniz bu kafeye yolunuz düşerse tavuklu wraplerini ve macchiatolarını denemenizi şiddetle tavsiye ederim. Ufak bir not olarak gitmişken tuvaletlerine de bir uğrayın sanatı gerçekten her yere taşımışlar.

 

 

  • Old Java

 

Bu sefer sizi Galata Kulesi çevresindeki o curcunadan çekip ıssız bir sokakta kocaman bir koltukta arkadaşlarınızla kahkahalar atarken bulacağınız bir yere ışınlıyorum. Üçüncü nesil kahveciler arasında yerini alan güçlü bir rakip Old Java, oldukça lezzetli espressolarının yanı sıra bitki çayları da denemeye değer. Genelde sakin olan bu kafede rahatlıkla ders çalışabileceğinizi belirtmeden de geçmeyeyim.

 

  • Paul`s Homemade Pasta & Lasagna

 

Eğer siz de Garfield izlerken ağzı sulananlardansanız burayı kesinlikle denemeniz gerekiyor. Abartısız yediğim en iyi lazanya olabilir sanırım. Moda taraflarındaki bu tatlı restoran türlü türlü lazanya ve makarnalar yapıyor aynı zamanda kullandığı malzemelerin tümünün doğal olduğunu da iddia ediyor. Şimdiye kadar denediğim tüm lazanyaları aşırı lezzetli olmakla birlikte benim favorim beşamel soslu, tavuklu, ıspanaklı lazanyası ama lazanya dışında bir şeyler denemek istiyorsanız domates soslu ravioli de çok yerinde bir tercih olacaktır. Dikkat, akşamları özellikle hafta sonuysa epey kalabalık olacağından arayıp rezervasyon yapmanızı öneririm!

 

 

  • La Fontana Di Trevi & J`adore chocolatier 

 

Biraz Fransız, biraz İtalyan ama lezzet dolu bir mekan. Taksim’de İstiklal Caddesi üzerinde bulunan Meryem Ana Kilisesi’nin hemen bitişiğindeki bu mekanda enfes pizzalar ve makarnalar eşliğinde bir anda bir İtalyan kasabasında gözünüzü açabilir, ardından söyleyeceğiniz bir tatlıyla yağmurlu bir havada Paris’te bir pastanede bulabilirsiniz kendinizi. Giderseniz tortellinilerine kesinlikle bir şans verin derim. En az iki öğün yemiş kadar doyacaksınız, benden söylemesi.

 

 

  • Kırıntı

 

Nişantaşı, Abdi İpekçi Caddesi üzerindeki bu mekan ise çevresi yerlere göre uygun fiyatlı bir alternatif olarak çıkıyor karşımıza fakat bu durum kesinlikle lezzetini hiçbir şekilde etkilemiyor. Sıcak bir yaz günü çilekli limonataları ve tiramisusu ile Nişantaşı’nın göbeğinde keyif yapabileceğiniz gibi kışın içeride sıcacık kahvenizi veya çayınızı yudumlayabileceğiniz bu şirin mekan; genelde epey kalabalık oluyor, bilginize. Bubble teasi için ne kadar övgüler duysamda benim menüdeki favorim tavuklu sezar salataları.

 

Bu sayıda her konum için örnekler vermeye çalıştım, gelecek sayıda beş yeni mekanla görüşmek dileğiyle…

 

Yusuf İntizamoğlu